28 Şubat 2010 Pazar

Lider dolu dizgin.0-3 !!!!!


Fenerbahçe rahat kazandı.
bozkurtu.jpg

 

 Tebrikler Filenin Efendilerine.
Bozkurt Belediye ligin dibinde olmasına rağmen zor bir deplasmandı.
2. ve 3.sette zorlanmışız ama set vermeden almamız güzel oldu.
Her maç zor.
Bugün rakiplerimizde zorlandı.
İBB'de Maliye'yi ilk 2 sette zorlanarak (29-27, 25-23) 3-0 geçebildi.
Ziraat gs deplasmanında Celitans ve Platenik'in olmamasına rağmen 3-2 kazandı
ama 1 puan kaybetti.gs şu Ziraat'i bile yenemedi ya yazık.
Arkas'ta SGK'yı deplasmanda (23-25, 23-25, 23-25) çok zor geçmiş.
Bizim maça dönersek ;
İstatistiklere göre dikkat çeken bir iki not ;
Coskoviç'in  tam  6 ace'i süper.24 serviste 3 hata 6 ace ile yıkmış Bozkurt'u.
Sadece 3 bloğumuz var.Rakibin de 2.
7 manşet hatamız gözüküyor.3 Cosko,2 Serkan ve 2 tane de Arslan gözüküyor.
48/7 hata.% 69 (52)

DYO KSK -FENERBAHÇE ACIBADEM 0-3.MAÇ BİLGİLERİ !!!



Fenerbahçe Acıbadem rahat kazandı.
kskt.jpg

27 Şubat 2010 Cumartesi

DYO KSK -FENERBAHÇE ACIBADEM.0-3 MAÇ YORUMU !!!!


Karşıyaka’da Üniversiad için yapılan Mavişehir KSK Spor Salonuna daha önce hiç gitmemiştim. Fenerbahçe Acıbadem maçı olunca tüm programımı bu maçı izlemek üzere yapıp salona gittim. Saat 14.50 civarında ablamla salona girdiğimizde Naz’ı gördüm. Isınmak için salona çıkmışlardı. Fuar kupasında iken ondan imzalı Fenerbahçe Acıbadem forması istediğimde henüz kendisinde bile olmadığını söylemesi üzerine Feneriumdan klasik bir forma alıp 17 Naz yazdırmış ve ona imzalatmış olduğum formayı göstererek nerde söz verdiğin formam dedim. “Valla unuttum” dedi. 11 Martta Odisova maçına gideceğimi ve formayı orada almak istediğimi söyledim. Umarım bu kez unutmaz
İpek ve Alice sakat olduklarından ısınmaya bile çıkmadılar. Ama Cemre EROL kadroda idi .
Takım bu sene ilk defa giydikleri sarı neon formalarla maça çıktı. Maçtan sonra Violet hanıma “Bu takıma katkı koymak için bu formaları Feneriumdan almak istediğimizi ama bulamadığımız söyledim. O da bunları ilk defa kullanıyoruz ama Abdullah Beye özellikle söyleyeceğim bizim formalarımızı almak istediğinizi dedi.
Çiğdem- Gamova- Nati- Eda- Seda- Frauke dizilişi ile başladık. Liberomuz Nihan idi.
Çiğdemin servisi ile oyuna başladık. Her zaman ki gibi etkili servisler ile oyuna ağırlığımızı koyduk Karşıyakanın gücü zaten ortadaydı. Bir de antrenörleri istifa edip pasörleri de hamilelikten dolayı oynamayınca fazla direnemeyecekleri belli olmuştu.
Kısa kısa not vermek gerekirse;
Eda ve Sedanin servisleri çok etkili idi. Takımda herkes çok etkili servis atıyor ama Eda ve Sedanın servisleri bugün çok iyi idi.
Eda takımda orta oyuncu olarak olduğu kadar takımın saha içi taraftarı olarak da oynuyor.
Seda Hücumlarda top öldürme yüzdesini arttırmalı. Bugün saydığım kadarıyla 4 blok yaptı. Oyunu takibi gayet iyi idi. Servis karşılamada hatası gün geçtikçe azalıyor. Manşeti gelişiyor bana göre.
Gamova. Sadece boyunu değil tekniğini de çok iyi kullanıyor. Bugün etkili smaçları kadar akıllı plaseleri ile de farkını ortaya koydu. Ancak 3. sette arka arkaya 2 kez 2 numaradan hücum ederken tekli blokta kalmasına şaşırdım. Arka ortadan yaptığı smaçlarda bloklarda kalsa anlardım ama paslarda iyi olmasına rağmen tekli bloğa yakalanması garibime gitti.
Nati. Tek kelime ile profesyonel. Sıçramasından yer tutmasına kadar her özelliğine hayran oluyor insan izledikçe. Bugün bir kez servis karşılamada bir kez de hücumda kendine yakışmayacak hata yaptı.
Çiğdem. Kaptan her zaman ki oyununu ortaya koydu. Ortadan etkili hücumlar yaptı. Etkili servis attı.
Nihan. Bir iki kez servis karşılamada hata yaptı ise de bugün savunmada etkili oyun oynadı.
Pasör olarak maça Frauke ile başladık 2. setin 20. sayısına kadar Frauke oynadı.
TAKIMI İYİ OYNATTI. 
Etkili servislerimizde rakipten kaçan topları iyi takip ediyor. Nitekim etkili 2 servisi rakip bizim alana kaçırdı birinde Frauke file üstünde Karşıyakalı Orta oyuncu ile aynı topa müdahale etti birinde sayı aldık diğerinde hakem rakip sahadaki topa müdahaleden sayıyı Karşıyaka’ya verdi.
Naz’a gelince. Kendisinin hayranı o kadar fazla ki o oyuna girince taraftarımız alkışa başladı. Bugünkü oyununu çok fazla beğenmedim. Mücadele ediyor pasları da iyi dağıtıyor ama...Frauke ile takım daha iyi ahenk yakalamış gibi.
Naz'ın 1 blok sayısı bir de akıllıca 2. topta 1 hücum sayısı var.
Genel olarak birşeyler söylemek gerekirse;
Takım çok rahat ve bu rahatlık bazen rehavete sokuyor. Bir parça oyuna asıldıklarında rakiple aradaki farkı istedikleri kadar açabiliyorlar. Bugüne kadar ligde VGSTT maçı bir de kısmen Eczacıbaşı maçları Avrupa maçlarında ise Dinamo Moskova ile İstanbul’daki maç dışında karşılarında ciddi rakip olmaması takımı oyun içi rahatlığa sokmuş. Odintsova maçları ve Dörtlü finallerde umarım bunun sıkıntısını yaşamayız.
Bugün takımda gördüğüm en büyük eksiklik ise dublajlardaki eksiklikti. Hücumda bloktan dönen toplara da rakibin blok arkasına attığı plaselere de dublaj yapmada aksadık.
3 sette ilk teknik molaya 8-5 geride girdik ama benim gördüğüm kadarıyla maçtaki ilk mola hakkımızıda 5-5 iken De Brandt kullandı.
Bu salon Üniversiad oyunları için açılan bir salon Fenerbahçe taraftarını file arkasına kurdukları iki ağ arasına almak istediler. Emniyet amiri maç başlamadan eğer tezahürat yapacaksanız sizleri oraya alalım diye rica etti. 2. setin sonu 3. setin başlarında Manisa Genç Fenerbahçeliler girince tribünler biraz hareketlendi. İşin garibi Karşıyakalı fanatiklerde maça fazla ilgi göstermemişlerdi. Maç neredeyse tezahürat yapılmadan bitecekti.

24 Şubat 2010 Çarşamba

Aroma Erkekler Voleybol Ligi 18.Hafta Değerlendirmesi


 
http://img175.imageshack.us/img175/9382/erk1d.jpg
http://img175.imageshack.us/img175/6288/erk2f.jpg
  
GELECEK MAÇLAR

28.02.2010
13:30Beşiktaş
-
Halkbank
16:00Bozkurt Bld.
-
Fenerbahçe
16:00Belediye Plevne
-
Diltaş Eğt. Kurumu
17:00İstanbul B. B.
-
Maliye Milli Piyango
17:00SGK
-
Arkas
17:30Galatasaray
-
Ziraat Bankası


21-02-2010Ankara (TVF Başkent 1)13:00HalkbankBozkurt Bld.
3-1
19-25
25-13
25-21
25-18
0-0
21-02-2010Ankara (TVF Başkent 1)15:00Maliye Milli PiyangoGalatasaray
3-1
20-25
25-23
25-15
25-21
0-0
21-02-2010Ankara (TVF Başkent 1)17:00Ziraat BankasıBeşiktaş
3-0
28-26
25-17
25-16
0-0
0-0
21-02-2010İst (TVF 50.Yıl)17:00FenerbahçeBelediye Plevne
3-0
25-11
25-18
25-13
0-0
0-0
21-02-2010İzmir (Atatürk)18:00Arkas Sporİst.B.Şehir Bld.
3-2
25-21
23-25
16-25
25-23
16-14
21-02-2010Konya (Atatürk)13:00Diltaş Eğt. KurumuSGK
1-3
20-25
21-25
25-19
21-25
0-0
Erkekler ligi daha zorlu geçiyor.
İlk 4 sıra değişmedi.5.sıradaki gs Ankara'da Maliye Milli Piyango'ya yenilip puansız dönünce
6.Halkbank affetmedi ve Bozkurt Belediye'yi 3-1 yenerek yer değiştirdiler.
Arkas - İBB maçını izledim.
Arkas ilk seti aldı ancak daha sonra şemsiye tersine döndü İBB 2-1 öne geçti.
4.sette İBB 18-14 öndeydi ve maç geliyordu onlar adına ama Arkas bırakmadı ve oradan
döndürdü seti ve 5.seti de alarak maçı aldı.Şüphesiz bu sonuç bizim açımızdan da çok iyi oldu.
İBB 2 puan kaybetmiş oldu.Keşke 3 puan kaybetselerdi ama buna da şükür İBB 3-1 alıyordu maçı.
Arkas'ta Mezsaroz manşette 4 hata yapıp sallanmasına rağmen hücum-blok ve servislerde en etkili
isim olarak 24 sayıyla takımının en skorer ismi oldu ve galibiyette önemli rol oynadı.
Kike 18,Duerden 17 sayı.Pasör Hüseyin'i arıyorlar.Genç Ceyhun elinden geleni yapıyor,fazla
sırıtmıyor ama Hüseyin daha tecrübeli tabii.
Arkas manşette berbattı.Kike 5,Mezsaros 4,Nuri 3 hata ile toplamda 13 hata % 53(41).
İBB'de Hayırsız Volkan nihayet 6'da başladı ve zaman zaman etkili oldu ama toplamda 16 sayısına
rağmen 32/12.% 38.6 kez blokta kaldı.2 blok ,2 servis sayısı var.
Trommel 14,Erhan 12,Touzinsky 11 sayı.Stojkov sakattı oynamadı.
İBB'nin manşeti daha iyi.5 hata.% 62 (44)
Kalan  4 maçta bizim daha zor maçlarımız var.
Bozkurt (D),bjk,Ziraat (D)ve Halkbankası ile  oynayacağız.
İBB'in maçları daha kolay.Maliye,gs,SGK (D),T.B.Plevne
Lider bitirmemiz çok önemli.İBB-Ziraat,biz Arkas ile eşleşiriz o zaman.
Hayırlısı bakalım.
Altta küme düşecek 2.takım olmamak için Diltaş ve Bozkurt Belediye çekişiyor.
 Bu haftaki Bozkurt deplasmanımızda çok önemli onlar açısından da.
Bizim de puan hatta set kaybına tahammülümüz yok. 

23 Şubat 2010 Salı

Aroma Bayanlar Voleybol Ligi 16.Hafta Değerlendirmesi

http://img193.imageshack.us/img193/2818/byn1.jpg
http://img193.imageshack.us/img193/103/byn2d.jpg

20-02-2010Ankara (TVF Başkent 1)15:30İller BankasıKarşıyaka DYO
3-0
25-23
25-23
25-23
0-0
0-0
20-02-2010İst (Akatlar)13:30BeşiktaşGalatasaray
2-3
20-25
21-25
25-23
30-28
10-15
20-02-2010İst (TVF 50.Yıl)15:00Fenerbahçe AcıbademMKE Ankaragücü
3-0
25-9
25-19
25-17
0-0
0-0
20-02-2010İst (TVF 50.Yıl)18:00BeylikdüzüEczacıbaşı Zentiva
0-3
13-25
14-25
13-25
0-0
0-0
20-02-2010Konya (Ereğli)14:30Ereğli Bld.Nilüfer Bld.
3-1
25-15
25-19
22-25
25-22
0-0
23-02-2010İst (TVF 50.Yıl)17:30V.Güneş Sigorta T.TelekomYeşilyurt
3-0
25-13
25-20
25-13
0-0
0-0




GELECEK MAÇLAR

27.02.2010
13:00Nilüfer Bld.
-
Beylikdüzü
13:00Galatasaray
-
İller Bankası
15:00MKE Ankaragücü
-
Vakıfbank G.S.
16:00Karşıyaka DYO
-
FBahçe Acıbadem
17:30Eczacıbaşı Zentiva
-
Beşiktaş
28.02.2010
17:30Yeşilyurt
-
Ereğli Bld.

Herhangi bir süpriz sonuç yoktu.
İlk 4 sıra değişmedi.4.sıradaki gs derbide bjk'yi 3-2 yenebilince takpçisi İllerbankası ile olan
puan farkı 2'ye indi.Bu maçta Djerisilo ile T.Dos Santos karşılıklı düello yapmışlar.
Djerisilo 31 sayı.60 top almış 23'ü sayı.7 aut,5 blokta kalma.20 serviste 3 ace yapmış.
Tatiana Dos Santos 27 sayı.38/19.3 blok sayısı.22 serviste 5 ace'i var.
Altta ise Nilüfer Belediye'nin işi zor.Yeşilyurt ile çekişiyorlar ama daha dezavantajlılar.

21 Şubat 2010 Pazar

Fenerbahçe'nin Plevne İdmanı 3-0 !!!!




Fenerbahçe set vermedi..

Fenerbahçe Acıbadem - Ankaragücü 3-0. Kerem'in Gözüyle Salondan İzlenimler.



İç sahada iki gün geçmeden gene bir maçımız oluverince bu güzel cumartesi havasında salonda Meleklerimizle buluşuverdik. Rakip takım, futbolda da ciddiye alınacak sayıda taraftarı olan Ankaragücü olunca belki voleybol maçına az da olsa taraftarları da gelir beklentisi olmuştu. Salon dışında muhabbetler ederek maçı bekleyen taraftarlarımız olduğu gibi içeriye yavaştan yerleşenler de vardı. Girişte her zamanki gişe görevlisi bileti verirken yanında gene bir plastik voleybol rozeti verince, "hala çekilişten bir haber yok mu abi" diye soruverdim. "Yok hala Ankara'dan bir haber gelmedi" diye cevapladı. ( Bu rozet çekiliş mevzusu, salona girerken bilet yanında verilen rozetleri biriktirip Federasyonun yapacağı bir hediyeli çekilişe bilet vereceklerine dair bir şey söyledikleri içindi, ben de bu sezon birike birike 30 tane falan rozet oldu )

Oyuncularımız ısınmalarına devam ederken, etraftakilerle muhabbet etmeye başladım. O sırada Aylin abla kemik taraftarlarımızdan Kubilay Ece ağabey ile ayaküstü konuştuktan sonra salon girişindeki büfeye doğru gidiyordu. Ben de yanımdan geçerken "Aylin abla sizin Filede Fener programı neden akşam saatlerinde canlı yayınlanmıyor, işe okula gidenler falan izleyemiyoruz, sizin için saat problemi mi oluyor" dedim , "Yok aslında kendi düzenimizi ayarlardık ona göre ama kulüpte futbol ağırlıklı ilgi olunca o saatlerde futbol programları konuyor, televizyonun tasarrufu biraz bu yönde, bakalım voleybola ilgi artmakta yeni yeni programlar da yapılıyor" dedi. Daha fazla konuşamadan büfe tarafından birisi çağırıverdi, "gitmem lazım canım" deyip hazırlanmış olan yiyeceğini almaya gitti.

Ben de tribüne yerleşirken etrafa bakmaya başladım. Diğer kemik taraftarlarımızdan Tolga ağabey elinde rulo sarılmış halde yeni olduğu belli olan bir pankart getirmişti. Onu file arkasına birkaç kişi yardımıyla asmaya başladılar. Ne yazdığını merak edip onları takip etmeye başladım. Gene güvenlik görevlilerinden biri işgüzarlık edip üst demire asmanız yasak,görüşü engelliyor falan gibisinden birşey dediler herhalde, onlarda bantla duvar üstünden yapıştırmaya başladılar. "Geçmiş Olsun Vio, Seni Seviyoruz" yazıyordu. Violet Duca Romanya'da ki Metal maçı sonrası otobüse binerken bir kaza geçirip kayarak kolundan yaralanmıştı. Aynı yerde Alice Blom'da düşmüş ve sakatlık geçirmiş. Bunun için Violet Duca'ya pankart hazırlatmış ve astılar. Ne yazdığını anladığım gibi gözüm hemen protokol tribününde oturan Violet Hanıma gitti. O da o sırada sahadaki ısınmaları takip etmekteydi. Yanında oturan kızla beraber ne asıldığına bakarken şaşırıverdi,"aa yok artık" gibisinden bir mahçubiyetle utanmış gibi oldu. Hemen yanında oturan eski basketbol menajerlerimizden Hakan Artış'ı kolundan dürtükleyip pankartı gösterdi. Onlar da kahkahalarla gülüp ona takılmaya başladılar. Hatta maçın hakemi olduğunu o zaman farkettiğim İlhami Şenyurt'ta protokol önüne gelip pankartı göstererek onunla laf atışmaya başladı.

Maç saatine doğru salonda en fazla 500 kişi civarı bir sayıya varıldı. Rakip tribün olarak file arkasında en dip blok yukardan aşağıya doğru güvenlik görevlileriyle ayrılmıştı. 6 tane Ankaragücü taraftarı vardı. Gecekondu yazan ufak bir kartonu duvara yapıştırdılar. Birkaç tane de atkılarını duvara set duvarına serdiler. Bizde onlara bakarak bunlar başkent diye 6 kişi geldiler herhalde, 6. dakikada Ankaragücü 16.dakikada Bursa diye de bağırırlar mı falan diye geyik yapıyorduk. Maç başladıktan sonra ilerleyen sürede biri kadın 3 kişi daha gelince toplam 9 kişi oldular. Bazen suskun kalıp bazen de garip garip ne dediklerini anlamadığımız tezahüratlarla hoplayıp zıpladılar.
Bizim her zaman ki köşemizde 15-20 tane bağıran taraftar olarak, fazla da kalabalık olunmadığı zamanlarda oynadığımız rahat maç günlerinde olduğu gibi makara yapa yapa kafamıza göre tezahüratlar ediverdik.

İlk set başlamadan önce Mehmet Ali Aydınlar'da haftasonu kravatsız giyim kreasyonu ile salona geliverdi. Arma formalarıyla takımımız Kaptan'ın önümüzden attığı servisle maça başlarken, bizde ilk mola alınana kadar "Fenerbahçe -üç alkış- sen çok yaşa..." temposuyla bağırmaya başladık. 4 sayı üstüste gelip rakip koç erken bir mola alıverince sustuk. Mola sonrası "aradığım büyük aşkı..." bestesini söylüyorduk ki bu sefer de teknik molaya vardık. Sonrasında set çok rahat bir şekilde sürüvermekteydi, biz de zaman zaman tezahürat edelim diye birbirimizi gazlarken, bazen de fazla muhabbete dalıyorduk.

Set bittikten sonra önümde oturan Dr. Kubilay ağabey ile, Aylin ablayla muhabbetinden dolayı voleybol programı ile ilgili konuşuyordum , o da benzer şeyler söyledi, "burada etrafa bak kaç kişiyiz 20 kişi falan bu kadar ilgili sürekli takip ediyor, onun için uydudan tüm Türkiye'ye yayın yaparken daha çok izlenecek reyting yapan futbol programlarını akşam saatlerine koyuyorlar, ona göre de reklam alınıyor herhalde" dedi.
Sonrasında birkaç ay önce onun yaptırdığı pankarttan bahsediyordum ki ayaklanıverdi "cennetten Kadıköy'e indiler,çubuklu formayı giydiler,kalplerimizi fethettiler,gururumuz Sarı Melekler" , yan tarafta oturan Tolga ağabeye bu pankartta geçen sözlerle yaptığı bestesinin neden unutulduğunu, kendisi böyle güzel beste yapmadığı için kıskanıldığından etrafa yaymadığını,hazır böyle biz bize ortam varken söylenilebilir falan diye şakadan sitem etti. Bize bestenin melodisini söyleyip, çantasından çıkardığı kağıda yazmaya başladı. Ama tam ezberleyip söyleyebileceğimize kanaat getiremeden karşılıklı bir şakalaşmalar falan arasında kaynadı gitti.

Bu sıralarda ikinci set başlamıştı, ilk setteki gibi rakibi tek hanede tutarmıyız acaba diye konuşuyorduk. Setin başlarında bir servis sırasında Gamova servisi kullanma hazırlığındayken hakem düdüğü çalıp sayıyı rakibe verince oyuncular gibi bizler de ne olduğuna şaşırdık. Servis geciktirmeden dolayı süre ihlali mi acaba diye bakınırken, böyle bir kuralın uygulandığına da ilk defa şahit olmuştum. Hakem İlhami Şenyurt'a yüklenmeye başladık, sonra ki tartışmalı kararlarda da biraz abartıyla eğlence olsun diye ona yakarıp duruyorduk. Bu set biraz daha başa baş skorla ilerlemekteydi ve ikinci teknik mola zamanında yakalanmıştık. Bunun üzerine iyi servis atmakta olan bir oyuncularına biraz daha yüklenmeye, sonrasın da da "bizim için saldır Fenerbahçe" tezahüratı yapmaya başladık. Setin son kısımlarını gene toparlanıp bir seri yaparak bitirirken biz de sonuna doğru ayaklanmıştık.
Bu set rakip bizim önümüzde oynadığından ve eski pasörümüz Pelin'de onlar da oynadığından eski zamanlara atfen "Evladıma miras bu sevda..." tezahüratını söylemeye başlayalım dedik ama nasıl başladığını hatırlamakta güçlük çektik. Yüzüncü yılımızda bu tezahürat ile Pelin'in eski Fenerbahçe futbolcusu babası duygusallığını unutmak mümkün değildi. Ancak gene aramızda bir takım tartışmalar dönmekteydi. Kubilay ağabey Pelin'in babasının Bordeaux'a gol atan Hüseyin olmadığını başka Hüseyin olduğunu söylüyordu. Buna karşı çıkanlar da vardı ama kimin tam doğruyu bildiğini çözemedim.

Biz böyle tartışa dururken son set öncesinde salonda bir anda alkışlar kopuveriyordu, sahaya bakınca Naz-Frauke değişikliği yapılmakta olduğunu gördük. Oyuncularımız önümüzde servis atmaya başladıkları için servise geldikleri sırasıyla onlara tezahürat etmeye başladık. "(y)Ekaterina Gamova" diye maç sırasında yaptığı güzel bir smaç sonrasıda tempo tutmaya başlamıştık. Büyük Kaptan, Terminatör Seda, Eda, Naz, Nati servise geldiklerinde isimlerini haykırdıklarımızdandı. Nati'ye çok güzel bitirdiği bir kaç pozisyonda daha Natiiii-Nati-Nati diye tezahürat ettik.
Maçtaki pozisyonların güzelliğine sürekliliğine göre gaz veriyorduk, bir pozisyonda gene blok out veren hakeme itiraz ediyorduk ki Eda'nın elinin havada ben dokundum dediğini gördük. "Brava Eda,Helal olsun sana" diye onu alkışladık.
Bir ara salonda gerginlik anı oluverdi. File arkası dip blokta oturmakta olan taraftarlarımızdan Barış ağabey tek başına fırlayıp Ankaragücü tarafına doğru gitmekteydi. Araya giren güvenlik görevlileri vasıtasıyla yatıştırıldı. Maç gene rahat bir tempoda gitmekteydi, rakip taraftar ilginç ilginç atraksiyonlu tezahüratlarla "Lila lila" gibi saçma birşeyler yapıyordu. Bizim taraftarda "lili yar" demeye başladı. Sonra onlar sen şampiyon olmasanda falan diye ağlamaklı birşeyler söylemeye başlayınca "ağlama değmez hayat bu göz yaşlarına" şarkısını söylemeye başladık.
Rakip oyunculardan Sinem ilginç bir hatasıyla bize sayı verince "teşekkürler Sinem teşekkürler" diye ona bağırmaya başladık ki kızcağızın güldüğünü gördüm. Ankaragücünden Nilay ise ne zaman kenardayken biz tezahüratlar yapsak alkış tutuyordu, Fenerbahçeli olduğunu yanımdakilerden biri söyledi. Set sonlarına doğru eğlence olsun diye yeni birşeyler icat etme hevesindeydik. Bende Polonyalılar gibi manşet ve pas verilirken oo-aa yapalım sonra vurunca güm diye bağırırız dediğimde, buna benzer birşeyler yapmaya başladık. Top bizdeyken Oooley ooley çekip smacı vurunca da gümm-letiyorduk. Sonra da lalalaylay....koyduk mu diye birkaç defa yapmamızın ardından gene araya giren "gururumuz sarı melekler..." tezahüratlarıyla falan maçın sonu gelmişti zaten. Ayaklanıverdik, salon da ayaklandı ve 24. sayı sırasında "Aradığım büyük aşkı...." tezahüratı yapmaya başladık, alkışlarla maçı bitiriverdik. Her zaman her yerde en büyük Fener...

Maç bitimiyle tebrik seromonisi ardından takımı çağırmaya başladık. Onlar ortada toplandıktan sonra "hep böyle oynayın canımızı verelim" diye bağırıldı. Oyuncular ise uzakta kalıp dağıldılar. Soyunma odasına yönelen Ankaragücü oyuncularına yöneliverdik ve "Pelin-Nilay elele..tribüne" diye onlara seslendik. Pelin ve Nilay bizleri gülerek alkışlarla selamlayıp giderken biz ise "evladıma miras bu sevda..." tezahüratını söylemeye başlamıştık, bunu duyan Pelin tekrar duraklayıp yumruğuyla kalbini işaret edip el salladı ve içeri gitti.

Bu şekilde biz de dağılmak üzereyken tribünde gelecek fikstür hakkında muhabbete başladık, neden bizim erkek voleybol maçını da aynı güne koymazlar ki diye sesli düşünürken, çıkış sırasında bunu gişedeki görevliye söyleyince o da güldü "o zaman para kazanamayız ki, aynı günde olmasın ki taraftar daha sık gelsin, zaten Fenerbahçe taraftarı haricinde pek kimse de gelmiyor" dedi şakayla karışık. Bakalım yeni salon tamamlanınca ne halt edecekler merak ediyorum.

Kerem GÜRSEL (Sensibleturk)

20 Şubat 2010 Cumartesi

Fenerbahçe Acıbadem - Ankaragücü 3-0 (Nazar değmesin) !!!


Fenerbahçe tutulmuyor..

Tebrikler Sarı Melekler.
3-0 Otomatiği güzel.
Maç kritiği yapacak fazla bir şey yok.
Servislerimizle yıktık geçtik.Zaman zaman onların servis serilerinde manşette zorlandık.
- İstatistikler öyle söylemiyor gerçi :)) -
Gamova günündeydi.5 servis ace'i muhteşem.
Hoca bu maçta Naz'ı baştan oynatmalıydı.Tamam 1.pasörün Frauke evallahta abi bu maçta
bile mi yani ? Umarım Naz'ı kaybetmeyiz.
Benim de tercihimin Frauke  olduğunu yineleyerek yazıyorum bunu.
Oynat Naz'ı bu  maçlarda ki F4'te ihtiyaç duyduğunda hazır  durumda olsun.
Bir de Seda hücumda etkisiz kalıyor.Az top alıyor diyeceğim ama 15 top almış.
15/5.%33 hücum yüzdesi.Seda üzerinde durulmalı.
Nati'nin mükemmel manşetinin % 10 olması çok garip.
Fazla uzatayacağım ,son olarak Aylin Hanım gene aynıydı.
Pelin'e bile karışmaya devam etti yahu.:))
Kendisine tavsiyem  çağırsın Frauke'yi programına ve neden böyle pas attığını sorsun ve
hepimiz kurtulalım artık.