20 Mart 2010 Cumartesi

FİNAL FOUR'DA NE OLUR...

Not: Özgür'ün yazdığına kendi yorumlarımı eklemek diye başladım ama baktım ki bayağı uzamış; bu yüzden ayrı bir yazı olarak yayınlıyorum.

Sevgili Özgür,
Ellerine emeğine sağlık. Güzel bir çalışma olmuş. Tahmin ettiğin gibi yorumlarında katılmadığım yerler olmakla birlikte emeğe saygı düşüncesi altında senin yazdıklarından seçmece yapmak yerine direk kendi düşüncemi ve analizimi yazmak daha doğru sanırım.

Gerek Şampiyonlar Ligi'nin gerekse onun dışında yayınlanmış veya videosunu bulabildiğim pek çok maçı izlemiş ve maç sonu istatistiklerine bakmış birisi olarak yazıyorum bunu. Oturup istatistikler üzerinde detaylı bir çalışma yapmadım; bugüne kadarki birikime bu yılın maçlarında gördüklerimi de ekleyerek yapılmış gözlemler bunlar.

Final Four'daki takımları ikiye ayırmak konusunda herkes hemfikirdir diye tahmin ediyorum. Cannes/ Novara ve Bergamo/ biz. Biz ve Bergamo diğer iki takıma göre ciddi bir şekilde öne çıkıyoruz. Sanıyorum burada hemen herkesin beklentisi finalin adının Bergamo - Fenerbahçe Acıbadem olacağı şeklinde. Benim de öyle. Finale gitmeden önce yarı final eşleşmelerinden başlayalım...

Novara - Bergamo
Novara CEV'in "Final'de aynı ülkenin iki takımı oynayamaz" kuralına takılmayan şanslı İtalyan olarak Final Four'a gelmiş bir takım. Üç İtalyan takımının en zayıfı gibi görünmesine rağmen İtalyan eşleşmesi dışında kalmayı başarmış, VGSTT'yi çoğuna göre sürpriz -bana göre hiç değil- bir şekilde elemiş bir takım.

Sezon başında pek de doğru kadro kurmadığı için bunun bedelini ligde şu anki pozisyonu ile ödeyen Novara'da en kilit oyuncu olarak Logan Tom öne çıkıyor. Manşeti, hücumu, defansı, servisi ve önemli anlarda sorumluluk almasıyle bu takımın beyni. Takım içerisinde çektiği yükü göz önüne alınca bu yılki performansına hayran olmamak elde değil. Voleybolu izlemeyi keyifli kılan oyunculardan birisi. (Tom'un manşeti konusunda katılmıyorum sana Özgür ;) )Bence Nati ile birlikte şu anda dünyanın en iyi 4 numara oyuncusu. 45 yaşındaki kurt pasör Kirillova zaman zaman aksasa da pek çok pasöre göre hala iyi iş çıkarıyor. Sezon içinde Kirillova'nın yükünü azaltmak için transfer edilen Kim Staelens'in hamileliği dolayısıyla takımı bırakması, Kirillova'yı yine alternatifsiz bırakmış durumda. Geçen yıl Final Four'da şampiyonluk maçı sonlarına doğru tükenen Kirillova'nın bu sefer nasıl bir oyun oynatacağını göreceğiz. Takımın çaprazları Kozuch veya Flier burada milli takımlarında olduğu kadar etkili bir oyun oynamıyorlar. Ancak her ikisi de göz ardı edilmeyecek oyuncular.

Kağıt üzerinde özellikle starterleri ile iyi bir kadro olarak görünmesine rağmen bunu çoğunlukla sahaya yansıtamayan Novara servisi ve savunması iyi bir takım olarak göze çarpıyor. Servise bağlı olarak blokları da oldukça oturmuş bir takım. Zayıf yönleri olarak ise çok tek yönlü hücum etmeleri (Tom ve çapraz hücumların çok büyük bir kısmını yapıyorlar), manşetlerinin zaman zaman aksaması (manşete Rosso'yu sokarak bu zaafı gidermeye çalışıyorlar ama o zaman da blok ve hücum anlamında kan kaybediyorlar) ve pasörlerinin yaşı.

Bergamo için söyleyecek çok fazla bir şey yok aslında. Ben dahil pek çok kişinin bizi yenme kapasitesine sahip tek takım olarak gördüğü, dünya'nın en iyi pasörü Lo Bianco'nun liderliğinde, kupaların ve zor maçların gediklisi bir takım. Köşe oyuncuları Piccinini ve Del Core'nin getirdiği kaliteli manşetin Lo Bianco'ya en iyi yaptığı şeyi yapma şansı vermesinin de yardımıyla pek çok kez kağıt üzerinde daha güçlü görünen takımları defalarca yenmişler. (Bakınız geçen yıl Şampiyonlar Ligi'nde Pesaro ve Dinamo; bu yıl Pesaro.) Bergamo iyi servis atan, Fürst ve Arighetti gibi iki iyi blokörle oynayan, çok iyi savunma yapan ve topu pasöre getirebildiği için (sert servise karşı manşeti dağılmayan ender takımlardan) hücum çeşitliliği olan bir takım. Bu takımın tek zayıf halkası olarak çaprazları Ortolani'yi gösterebiliriz. Ciddi potansiyeli olan ama bir türlü süreklilik sağlayamayan Ortolani'nin performansı zaman zaman diğer smaçörlere daha fazla yük binmesine sebep oluyor.

Novara'nın Bergamo'yu yenmesi bana çok olası gelmiyor. Setli oynansa bile İtalyan düellosundan Bergamo'nun galip çıkacağını düşünüyorum.

Cannes - Fenerbahçe Acıbadem
Eleme oynamadan F4'a gelmiş, eleme oynasa büyük ihtimal burada olmayacak bir takım Cannes bence. Sonuçların çok aldatıcı olmaması lazım; İtalyanlar'ı kötü gününde yakalayıp yendikleri ŞL maçı dışında çok dikkat çeken başka sonuçları yok. Takım oyununu iyi oynayan ama Ravva dışında ekstra katkı yapabilecek oyunculara sahip olmayan bir takım. Bulgar Yaneva gerek hücumda gerekse manşette çok istikrarsız (ama ritim tutturursa tehlikeli) bir oyuncu çoğunlukla.

Sistemde kalabildiği sürece iyi top oynayan ama sistem dışında çok fazla bir hücum alternatifi olmayan Cannes'a karşı iyi servis atmak şart.

Kendi takımımızı çok yazdık ve tartıştık şimdiye kadar. Çok aşırı detaya girmeden çok iyi servis atan (en büyük silahımız), Avrupa'nın en kaliteli hücum oyuncularına sahip olan ama ayni zamanda ciddi bir manşet ve blok zaafı olan bir takımız diye özetleyebiliriz.

Servislerimizin Cannes'ın zaten çok sağlam olmayan manşetini dağıtmaya fazlasıyla yeteceğini düşündüğüm için bu maçı çok fazla zorlanmadan alacağımıza inanıyorum.

Potansiyel final eşleşmesine gelirsek... Burada işler biraz karışıyor ;)

Kağıt üzerinde bakınca takımımız daha güçlü görünüyor olabilir ancak -bu bazılarınızı kızdıracak- Bergamo takım oyununu bizden çok daha iyi oynuyor ve zor maçlar konusunda çok daha tecrübeli. Biz daha telafisi olmayan maçlarda geriye düşüp takımımızın nasıl tepki verdiğini görmedik. Bergamo buna çok alışkın ve oyun disiplininden kopmayan bir takım. Keşke İtalyanlar'ı finalde değil de gruplarda veya elemede karşımızda bulsaydık diye düşünmeden edemiyorum.

Pozisyon bazında bakarsak iki bariz fark ortaya çıkıyor. Çapraz'da biz Gamova'yla Bergamo ve Ortolani'ye çok ciddi üstünlük sağlıyoruz ama aynı şekilde onlar da pasörde Lo Bianco ile Dirickx'e çok ciddi üstünlük sağlıyorlar. (Dirickx'le oynayacağımızı düşündüğüm için bunu söylüyorum. Normal şartlarda Naz'la oynuyor olsak Bergamo'nun buradaki üstünlüğü bu kadar bariz olmaz; ama artık Naz'la oynasak bile -uzun süre takımla birlikte oynamadığı ve F4'da sahaya sürüldüğünde sanki sürekli takımla birlikte oynuyormuş gibi performans göstermesinin beklenmesi profesyonellikten uzak bir hayalperestlik olduğu için- avantajın yine ciddi şekilde Bergamo'dan yana olacağını düşünüyorum.)

Bu iki pozisyon dışında oyuncu bazında bir karşılaştırma yapmak yerine temel becerileri tartışmak daha doğru olur diye düşünüyorum. Servisle başlarsak... Avrupa'nın en iyi servis atan takımı olduğumuzu sanırım kimse inkar edemez. Ancak Bergamo da pek çok İtalyan takımı gibi bu konuda çok başarılı. Servislerini oyunu yönlendirmek için çok başarılı bir şekilde kullanıyorlar. Yine de biz bu konuda daha iyiyiz diyebiliriz. Burada can alıcı bir nokta var ama. Bergamo'nun bizim servisleri karşılayacak manşeti getirecek oyuncuları var. Hatta bunu yapabilecek kapasitede tek takım bence. Tersini söylemek ise zor. Rakibimiz olmaları durumunda onların atacağı servise vereceğimiz karşılık beni korkutmuyor desem yalan. Nati dışında sağlam manşet getiren oyuncumuz yok.

Hücum oyuncusu kalitesi konusunda ibre bizden yana olmakla birlikte çok sınırlı hücum alternatiflerimiz ve rakibin pasörü bu avantajımızı azaltıyor. Çok belli hücum setleri ile oynuyoruz ve bloğu/ defansı iyi takımlara karşı bu bize sorun yaratabilir diye hep söyledik bugüne kadar. Geriye düştüğümüz zaman veya standart setler çalışmadığı zaman alternatif üretemiyoruz. Bu yüzden de hücum avantajımız elimizdeki hücum oyuncularının kalitesi ile doğru orantılı değil, özellikle de Bergamo'nun ne kadar iyi servis attığını, savunma yaptığını düşünürsek...

Blok ve savunmayı özellikle birlikte sona bıraktım çünkü ikisi birbirine bağlantılı. Savunma iyi yerleşmiş blokla başlar. Eğer blok iyi yerleşmiyorsa bunun arkasında savunma yapmak imkansız gibi birşeydir. Biz Nihan ve Nati gibi savunması üst düzey iki oyuncu ile oynuyor olmamıza rağmen blok yerleşimimiz yeterli olmadığı için bu avantajımızı kullanamıyoruz. Orta oyuncularımızın ve Frauke'nin çok ciddi blok zaafı var. Geç kalan, hiç gidilmeyen, arası açık kalan bloğun arkasında defans yapmak zor. Buna bir de Seda ve Gamova gibi savunma yetenekleri zayıf (Gamova fiziğine göre süper defans yapıyor olsa bile)iki oyuncu ile oynamamız eklenince bu iki alanda bocalıyoruz. Bunu özellikle sert servis atmadığımız ya da karşı takım oyun kuracak kalitede manşet getirdiği zaman görüyoruz (gerçi ikinci henüz olmadı). Tam tersine Bergamo ise gerek blok gerekse savunma konusunda çok disiplinli. Kısa pasör ile oynamalarına rağmen çok zeki blok yapan ve bunu dezavantaj olmaktan çıkaran bir pasör ile oynuyorlar. Aynı şekilde köşe oyuncuları da bu konuda çok başarlı. (1.80lik smaçörlerle 3 1.95 üzeri smaçör blokta nasıl kontrol ediliri görmek isteyenler geçen yılın finalini izlesinler.) Buna Fürst ve Arighetti gibi çok disiplinli iki blokör ve süper arka alan savunması eklenince Bergamo için karşısında sayı almanın en zor olduğu takımlardan birisi tanımını yapmak yanlış olmaz. Sınırlı hücum setleri ile oynuyor olmamız burada başımızı ağrıtabilir.

Okumaktan sıkılanlar için özetlemek gerekirse yarı final maçlarının sonuçları oldukça belli bence. Sürpriz olacağına pek ihtimal vermiyorum. Ama final için ayni şeyi söylemek zor. Bence ortada. Umarım gününde olan takım biz oluruz 4 Nisan günü ;)

Sevgiler, selamlar
Burçin

5 yorum:

sensiblex dedi ki...

Yorumlarınızı hem burada hem de forumlarda paylaştığınız için teşekkürler, zaten sezon başından beri yaptığınız temkinli yorumları takip ettiğimden, final gününde de ayaklarımızı yere biraz daha sağlam basmamız gerektiğini herkese hissettirmişsiniz. Ben de Bergamo'nun son Pesaro serisi maçlarını ve geçen senenin finalini netten izledikten sonra, fazla kolay top öldürme fırsatı tanımayan inatçı savunma yapan bir rakip olacağını gördüm. Umarım bizim avantajlarımızın, onların avantajlarına terazi dengesinde ağırlık koyacağı bir 4 Nisan günü olur.

box dedi ki...

Ben de öyle olacağını umut ediyorum sevgili Kerem. Bariz zaafı olan kadrolar diğer konularda kadro ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar beni korkutuyorlar. Bu sadece voleybol için değil diğer takım sporları için de geçerli bir durum. Zaafları kullanacak kapasitesi olan rakipler için güzel bir koz çünkü. Şimdiye kadar bunu yapabilecek kapasitede bir rakiple oynamadık. Bergamo eğer fırsat verirsek bunu yapar.

Özgür dedi ki...

Sevgili Burçin, Bergamo hakkında yazdıklarına çoğunlukla katılıyorum. Ancak bizim gibi iyi servis atan iyi hücum eden bir katıma karşı Bergamo'nun artılarının ortadan kalkacağını düşünüyorum. Sanırım farklı düştüğümüz nokta bu.

Hayırlısı neyse o olsun.

Saygılar.

Hayatımın Anlamı dedi ki...

Sevgili Burçin,
Yazdıklarına kısmen katılıyorum. Naz'ın bloklarının Frauke'ye göre daha etkili olduğu için öncelikli tercih edilmesi gereken pasör olduğunu ancak De Brandt'ın Frauke ile başlayacağını düşünüyorum. Sen hücum setlerimizin sınırlı olduğunu söylemişsin. Ancak hücumlarımızın çok sınırlı olduğunu düşünmüyorum. Orta hücumu özellikle Eda ile çok iyi yapıyoruz. Nati ve Seda'nın hücum üretkenliği de bana göre gayet iyi. Yani sadece Gamova'ya bağlı değiliz. Ben sadece hücumda çok etkili plase yapamadığımızı ama buna rağmen ısrarla plase yapıldığını düşünüyorum. Savunmada da blok arkası dublajlarda daha iyi olmalıyız diye düşünüyorum.
Umarım dediğin gibi Cannes'da gününde olan taraf biz oluruz. İşimiz gerçekten de kolay değil.
Sevgiler, selamlar...

box dedi ki...

Selamlar... Hücum setlerimiz sınırlı derken sadece Gamova'ya bağlı olmamızı, diğer oyuncuları kullanmamamızı kast etmiyorum. Hücumda varyasyonumuz yok. Belli oyuncularla belli yerlerden hücum ediyoruz; çok belirgin hücum setlerimiz var. Rakibin bloğunu zorlayacak yaratıcı setlerimiz yok. Bugüne kadar bunun eksikliğini çok fazla çekmedik ama Final Four'da ne olur bilemem.

Plase konusuna gelirsek... Oyuncular pas kötü olduğu için, kendini zorlamamak için veya karşı takımın bloğundan çekindiği için de zaman zaman plaseye dönebiliyor. Bizim takımda da bunların zaman zaman olduğunu görüyoruz. Final Four'da böyle birşeyi ben beklemiyorum ama.

Dublajlara gelince... İyi savunma yapabilmek için önce blok kurgusunun iyi olması lazım; aksi halde çok kolay gibi görünen toplar bile düşebilir...

Herkese iyi haftalar...
Sevgiler, selamlar...