31 Ekim 2010 Pazar

Türkiye - Dominik Cumhuriyeti : 3-2 !!!


16. Dünya Bayanlar Voleybol Şampiyonası’nda Sultanlar iyi başladığı maçı rakibine vermek üzereyken son sette toparlandı ve rakibi Dominik Cumhuriyeti’ni 3-2 yendi.

TÜRKİYE: 3 - DOMİNİK CUMHURİYETİ: 2

Salon: Osaka Belediye Merkez

Hakemler: Gad Eizikovits (İsrail) xxx, Carlos Cimino (Brezilya) xxx
Türkiye: Eda xxx, Naz xxx, Bahar xxx, Neriman xxx, Neslihan xxxx, Esra xxx (Gülden xxx, Gizem xx, Gözde xx)
Dominik Cumhuriyeti: Rivera xxxx, Valdez xxx, Echenique xxx, Cabral De La Cruz xxx, Eva Mejia xxxx, Nunez xx (Castillo xxx, Binet xx, Burgos x, Rondon x, Marte x)
Setler: 25-20, 25-14, 23-25, 23-25, 17-15
Süre: 119 dakika (22, 22, 28, 27, 20)


Karşılaşmaya iyi bir başlangıç yapan (A) Milli Takım, ilk teknik molaya 8-6 önde girdi. Rakibinin set boyunca öne geçmesine izin vermeyen (A) Milliler, 2. teknik molayı da 16-10’luk açık farkla önde geçti. Bir ara fark 2 sayıya kadar inse de (21-19) Türkiye, bu setten 25-20 galip ayrıldı.
Dominik Cumhuriyeti’nde, ilk seti kaybetmenin verdiği moral bozukluğu oyuncuların performansına yansıdı. 2. sette bir türlü organize olamayan Dominikli oyuncular, savunma ve hücumda istediklerini yapamadı. Türkiye, ilk teknik molasını 8-4, 2. teknik molasını ise 16-8 önde geçtiği seti 25-14 önde tamamladı.
Üçüncü sette hücumda Rivera ile etkili olmaya başlayan Dominik Cumhuriyeti, ilk kez bu sette öne geçmeyi başardı: 1-2 Setin ilk teknik molası 8-3, ikinci teknik molası da 16-13 Türkiye’nin üstünlüğüyle geçildi. Bu dakikadan sonra (A) Milli Takım iyi hücum yapamadı. Bu fırsatı değerlendiren Dominik Cumhuriyeti 20-20 eşitliği yakaladı. Türkiye, setin kalan dakikalarında üst üste hatalar yapınca 3. set 25-23 Dominik Cumhuriyeti’nin oldu.
Motivasyonu ve konsantresi iyice düşen Ay-yıldızlı ekip, 4. sette rakibinin direncini bir türlü kıramadı. Oyuncularının neredeyse tamamını oyuna sokan Brezilyalı antrenör Kwiek Marcos, sürekli değişiklik yaparak takımını canlı tutmayı başardı. (A) Milli Takım, ilk teknik moladan 8-6, ikinci teknik moladan ise 16-13 geride ayrıldı. Skorda üstünlüğü çok geç yakalayan Türkiye, Neslihan ve Naz’ın smaç servislerden kazandığı sayılarla kendine gelir gibi olsa da bu seti de 25-23 rakibine kaptırdı.
Son sette ilk teknik molayı 8-7 önde bitiren (A) Milli Takım, 10-8 öndeyken üst üste yaptığı basit hatalarla 12-10 geriye düştü. Türkiye, son derece çekişmeli geçen kalan bölümde Eda’nın başarılı smaçlarıyla seti 17-15, maçı da 3-2 kazanmayı başardı.
Türkiye, dünya sıralamasında 11. olan Dominik Cumhuriyeti ile tarihindeki 7. maçında, 5. galibiyetini almış oldu.
Şampiyonada grup maçlarına, 1 günlük aranın ardından 2 Kasım Salı günü devam edilecek. Türkiye, grubundaki 4. maçını Salı günü TSİ 06.30’da Kanada ile yapacak.

(A) Milli Takım Antrenörü Bedestenlioğlu ''Bugün 2 farklı maç oynadık. İlkinden memnunum ama ikincisi tam bir kabustu. Maalesef bizim kuramızın azizliğine uğradık ve 3 gün üst üste çok önemli maçlar oynadık. Bunun stresi oyunculara yansıdı ve bugün bir anda konsantrasyon kaybı yaşadılar. Konsantrasyonları düşünce de stres ortaya çıktı. 2. setten sonra oyun adeta durdu'' 


Dominik Cumhuriyeti'nin turnuva başından beri ilk kez bu kadar mücadeleci ve iyi oynadığına dikkati çeken Bedestenlioğlu, ''Bu maç onların son şansıydı. Bu nedenle mümkün olduğu kadar asıldılar. Kazandığımız için mutluyum'' ifadelerini kullandı.
Bedestenlioğlu, Seda'nın bu maçta oynatılmamasının nedeni ise şöyle açıkladı:
''Seda'nın ayağında hafif bir şişlik vardı. Kendisi oynamak istedi, ancak ben üst üste 3 maç oynamasını istemedim. Riske girmedim. Farkındaysanız turnuvadaki ilk 3 maçımızı dünya sıralamasında bizden üstte bulunan 3 takıma karşı yaptık. Grubumuzda bizden üstte olan 4 takım var. Gruptan çıkmak için iyi takımlara karşı mücadele veriyoruz. Şu an benim için takımın psikolojik durumu önemli, fiziksel değil. Bundan sonra çok daha iyi olacağız.''

(A) Milli Takım Pasörü Naz Aydemir ise'' ilk 2 setin çok kolay olduğunu, ancak Dominik takımının daha sonra çok güçlü bir oyun ortaya koyduğunu dile getirdi. Gerçekten çok stresli bir maçtan çıktıklarını kaydeden Aydemir, ''Bu maçta 10 yıl yaşlandım diyebilirim'' dedi.

(A) Milli Takım Kaptanı Esra Gümüş de 2. setten sonra oynamayı birden bıraktıklarını dile getirerek, ''Bunun nedenini bilmiyorum ama o dakikadan sonra ataklarını durduramadık. Kendilerini tebrik etmek gerek. Gerçekten çok iyi bir mücadele sergilediler. Bizim için psikolojik açıdan çok zor bur maçtı. Kazandığımız için çok mutluyum''

3.Sıradayız.


16. Dünya Bayanlar Voleybol Şampiyonası’nda Türkiye, 3. gün maçları sonunda (D) Grubu’nda 5 puanla 3. sıraya yükseldi.
(D) Grubu’nda günün ilk maçında Dominik Cumhuriyeti ile karşılaşan Türkiye, zorlu bir mücadele sonunda karşılaşmadan 3-2 galip ayrıldı. (A) Milli Takım böylece 2 galibiyet, 1 yenilgi ve 5 puanla 3. sıraya yerleşti ve 2. tura yükselme yolunda büyük avantaj elde etti.
İlk tur sonunda gruplarda ilk 4 takım arasına girenler 2. tura yükselecek.
Grupta bugün yapılan diğer karşılaşmalarda Rusya, Kanada’yı, Güney Kore ise Çin’i 3-0 yendi.
Şampiyonada 3. gün maçları sonunda (D) Grubu’nda puan durumu ve 1 günlük aranın ardından 2 Kasım Salı günü yapılacak maçların programı TSİ şöyle:
TAKIMLAR O G M AS VS PUAN
1.Rusya 3 3 - 9 2 6
2.Güney Kore 3 3 - 9 - 6
3.Türkiye 3 2 1 7 6 5
4.Çin 3 1 2 4 6 4
5.Dominik Cumhuriyeti 3 - 3 3 9 3
6.Kanada 3 - 3 - 9 3
-2 KASIM SALI GÜNÜ PROGRAMI-
06.30 Türkiye-Kanada
09.15 Rusya-Güney Kore
11.45 Güney Kore-Çin



*************
 Maçı erken saat yüzünden seyredemedik.NTV SPOR tekrarını da vermedi Judo yüzünden.Veya ben kaçırdım.O yüzden teknik bir değerlendirme yapamıyorum.
Burak kardeşim şurada yapmış güzel bir şekilde.
http://filedefener.blogspot.com/2010/10/turkiye-3-2-dominik-cum-olduk-olduk.html
Rahat bir şekilde 2-0 yaptıktan sonra maçı oraya getirmemiz ilginç ve kötü olmuş.
Zorlanacağımızı düşünüyordum ama bu şekilde 2-0'dan 2-2'ye ve son topla kazanacak gibi değil.
Yorgunluk var diyorlar ama turnuvanın statüsü belli.Aylardır kamplar bunun için yapılıyor.
Bu arada G.Kore beklediğim gibi iyi gidiyor.Turnuvaya damga vuracak takımlardan olabilir demiştim.
Grup 2.liği için onları yenmek zor olacak.

Dünya Şampiyonasında ilk 2 günün değerlendirmesi

2010 Dünya Bayanlar Voleybol Şampiyonası 29 Ekim Cuma günü ulusumuz adına öneml bir günde Sultanlar'ın muhteşem Çin galibiyetle başladı. Dünya Voleybol Şampiyonası'nda ilk maçlar geride kalırken günün değerlendirmesine şöyle bir bakalım..

İlk gün oynayan maçlarda çok fazla sürpriz beklemediğim, sonucu az-çok kesin olmayan yalnızca bir-iki maçın olduğu bir gündü ve bu anlamda da çok yanılmadım. Benim için tek sürpriz ise Hırvatistan'dan geldi diyebilirim.

Günün ilk bölümündeki maçlarda Peru-Cezayir, Brezilya-Kenya ve Almanya-Kazakistan ile karşı karşıya geldi. Bu üç maçta da taraflar arasında çok net güç farkı vardı bu yüzden bu takımlar arasında da beklediğimiz gibi maçlar 3-0'larla geçildi. Almanya, Brezilya ve Peru rahat kazandı.

Rusya ve Dominik Cumhuriyeti arasındaki maç belki biraz heyecanlı olabilirdi. Dominik Cumhuriyeti'nin ilk seti 25-21 alması bu beklentiyi arttırmadı değil ama 25-9'luk ikinci set durumu iyi ortaya çıkardı. Rusya çabuk geri dönmüştü ve 3-1 yaparken pek te zorlanmadılar. Özellikle Tatiana Kosheleva'nın Gamova'ya skor yardımı getirmesi ve diğer oyuncuların da belli bir seviyeyi tutturmaları maçı Rusya'ya getirdi. Yine de Dominik takımının Vargas ve Echenique gibi yıldızlarının kötü gününde olmasına rağmen bir set alabilmiş olması, Türkiye'nin Rusya maçı için umut verici. Bu seti Dominik'e Prisilla Rivera'nın performansının getirdiğini söylemek lazım, ama Seda  ve Neslihan için o seviyeye çıkmak zor değil. Yeter ki biz Çin galibiyetinin rehavetini çabuk unutalım.

Günün 2.bölümünde Sırbistan-Kosta Rika ve Hollanda-Çek Cumhuriyeti maçları da klasik 3-0 adaylarıydı ve oradan da sürpriz çıkmadı. Özellikle Ereğli Belediyesi'nden çok iyi tanıdığımız çalışkan oyuncularıyla Tayland, Amerika'yı zorlamaya çalıştıysa da onlar da tadımlık ilk setten sonra 3-1 teslim oldular. Yenilenmiş ABD'de özellikle Teksas Üniversitesi mezunu Destinee Hooker'a özel dikkat! Kendisini çok beğeniyorum. Bugün 28 sayıyla oynadı, önümüzdeki yıl da Scavolini Pesaro'yla Avrupa'nın altını üstüne getirecek gibi gözüküyor.

Bizim grupta ise Güney Kore'nin Kanada'yı 3-0 yenmesi flaş sayılabilir ama Kore kendisine nazaran Avrupa ve diğer kıta ülkelerine ters gelen bir takım. Kanada'nın Sarah Pavan dışında yıldızı yok denilebilir (Yıldızı olduğunu FIVB yayınladığı broşürden baktım), yok ki o da Kore'de oynuyor ve rakipleri bugün onu çok iyi tanıyordu. Öte yandan kıran kırana geçmesi beklenen bir diğer maç Polonya-Japonya'ydı. Maçı Japonya 3-2 kazandı. Aslında Skowronska'sız Polonya yine iyi mücadele verdi, üstelik genelde Asya takımlarına pek şansları tutmuyordu. Eğer Saori Kimura 25 sayı yapmasa ve blokta Japonya'ya üstünlük kurabilselerdi maçı alabilirlerdi. Bu noktada maçın gizli kahramanının 11 Japon bloğunun yedisini yapan Inoue olduğunu söylemek gerekiyor.

Son bölümde oynanan İtalya-Porto Riko maçı klasik bir 3-0'dı. Günün sürprizi ise Hırvatistan-Küba maçıydı. belkide. Küba her ne kadar Çin gibi asıl kadrosunu 2012'ye yetiştirmeye çalışan takımlardan da olsa, Hırvatlar'a 3-0 kaybetmeleri büyük sürpriz, Hırvatların 3-0 kazanmaları daha bir sürpriz. Hırvatistan'da üç dünya yıldızı var: Sanja Popovic, Maja Poljak ve Senna Usic. Maçı alıp götürenler bu isimler oldu. Ama Almanya ve Amerika karşısında aynı performansı göstermeleri gerçekten sürpriz olur. Yine de Yugoslav ekolünden gelen ve bir yükselip bir düşüşe geçen bu ülkenin şu an fena bir jenerasyon yakalamadığını söylemek gerekiyor.

2.günün ardından...

Japonya ile bulunan aramızdaki saat farkından dolayı maçları izlemekte sorun yaşasakta öyle veya böyle 2.günüde geride bıraktık. Bugün kü maçlarda ağırlıklı olarak yine favoriler kazandı. Bazıları günü namağlup geçerken bazıları da ilk yenilgileriyle tanıştı..

Gün Kosta Rika - Cezayir maçıyla başladı. Pek kimsenin ilgi göstermediği bir maçtı haliyle. Beklendiği gibi Kosta Rika 3-0 kazandı. Bu maçtan yarım saat sonra ise daha ilginç iki karşılaşma start aldı. B Grubu'nda ilk maçını rahat kazanan Brezilya, Çek Cumhuriyeti'ni rahat geçecek (3-0) gibiydi ama hiç de öyle beklenildiği olmadı. Çekler ilk seti almakla kalmadı, Olimpiyat Şampiyonları'nı final setine kadar kovaladı. Brezilya maçı yine kazandı ama gevşemeleri hâlinde bir kazaya kurban gidebilecekleri görmüş oldular. Çekler, İtalya Ligi'ne sürekli oyuncu gönderiyor olmanın meyvelerini toplamaya başladılar diyebiliriz. O oyunculardan Aneta Havlickova bugün 25 sayıyla maçın yıldızıydı. Yamamay'da forma giren takımın 2. yıldızı sayılabilecek Havelkova ise pek fazla varlık gösteremedi henüz bu turnuvada. Açıkcası benim Havelkova'dan artık patlama yapmasını bekliyordum. Turnuva Çek Cumhuriyeti için uzun soluklu olmayacaktır.. Umutlarımız yavaş yavaş bitiyor.

Bir diğer maçta dün Küba'yı yenen Hırvatistan, bugün Amerika karşısında o performansın kıyısından geçemedi desek yanlış birşey söylemiş olmayız heralde. Genç Amerikalılar, dengeli bir oyunla üç sette maçı aldı. Bunları Logan Tom ve Eczacı'lı Heather Bown gibi tecrübelerle kaynaştırabilmek önemliydi, bunu yapabilmişe benziyorlar. Destinee Hooker da Tayyiba Haneef'i aratmıyor, en azından şimdilik. Bir de Kimberly Glass onun da yokluğu pek aranmıyor gibi. Amerika takımı ile ilgili düşüncelerimi blogu takip edenler ve ne kadar övdüğümü daha önceki turnuva yazılarımda göreceklerdir..

Sırbistan-Polonya maçından beklentim 3-2'lik bir maç olması yönündeydi. Öyle de oldu diyelim en azından 3-1 bitti maç. İki taraf da hâlâ arayış içersinde ve hata yüzdeleri yüksek manşet olsu servislerde olsun. Çok kaliteli bir maç değildi ama takımlar birbirine denk olunca yine izlettirdi kendini en azından izlenebilirliği olan bir maçtı. Sonuçta Sırbistan 3-1 kazandı ve ikide iki yaparak ciddi bir avantaj yakaladı, üstelik Polonya'yı dibe ittiler. Ama Brakocevic bugün oynadığı kadar oynayacaksa ve genç Sanja Malagurski onun ayakkabılarını doldurmaya çalışacaksa bu macera çok uzun sürmeyebilir. Polonya'da kriz artık kronikleşti. Beş yıldır gelen her hocaya en az bir kez "istemezük" yapan oyuncular Jerzy Matlak'ın da başını ağrıtıyorlar gibi görünüyorlar. Bu sefer Glinka var ama Skowronska küs, haydi bakalım. Yük ister istemez Anna Baranska gibi susup işini yapanlara kalıyor. Ayrıca takımın hâlâ oturmuş bir pasörü yok. Polonya da ileri giderse sürpriz olur. Diğer maçta Tayland'ın Kazakistan'ı yenmesi sürpriz değildi. Bizim grupta Kore'nin Dominik Cumhuriyeti'ni 3-0 yenmesi ise önemli ve bir o kadar da kötü oldu. Çünkü Dominik 2 maçta 0 galibiyet oldu. Ve 3.maçları bizimle ve belkide son şansları bizim maç olacak, ellerinden geleni yapacaklardır dikkatli olmamız lazım. Kore takımının ise gücü küçümsenirse faturayı ağır keserler gibi görünüyor. Zira Kore Japonya'dan ve Çin'den sonra çekinilmesi gereken 3.takım olma yolunda iyi gidiyorlar. Dominik'i 3-0 yenmek kesinlikle azınsanmamalı. Kore'yi fazla tanımıyorum ve çok çekiniyorum umarım son maçta kötü bir sürpriz yaşamayız.

Geçelim Panzerlere. Panzerlerin Küba'yı 3-0 yenmesi, Küba'nın da büyük oranda devre dışı kalmasına yol açacak gibi. Maçın favorisi Almanya'ydı ama Küba'nın bu kadar çabuk maçtan düşmesi yine de enteresan.En azından bir set alıp 3-1 bitebilirdi diye bekliyordum. Onların umutları artık 2012'ye kalmış görünüyor ve bu takımla iki sene sonraki takımın hali değişir mi nasıl olur bilemiyorum. Almanya ise gayet iyi ve çok tehlikeli bir takım. Yine 2012'yi bekleyenlerden Junior kategorisindeki kızları bu sene başarılı oldular. 2012'ye oyuncu taşıyabilirler. Çin ise Kanada'yı yenerken zorlanmadı, ama yine de burada favori değiller bence. Toparlanmaları uzun sürebilir.

Ve herkesin beklediği günün maçıydı bellkide Hollanda- İtalya. Doğal olarak televizyondan canlı olarak takip edebildik ve bu beklentimizi boşa çıkarmadı iki takımda. Dünyanın en iyi on orta oyuncusunun en az yarısının İtalyan olması, milli takımda da kendini gösteriyor. Gioli-Arrighetti ikilisi bugün 40 sayıyı geçtiler, bu toplam sayının yarısından biraz az. Orta oyuncular bu kadar sayı alınca tabii bir avantajınız yakalamanız kaçınılmaz oluyor. Ama İtalya bugün o avantajını pasör çaprazı Ortolani'nin klasik hatalarını ve Piccinini'nin yokluğunu örtmekte kullandı. Tabii Piccinini'nin yerini alan Barcellini'yi unutmayalım. Bizde Neriman, yedek konsantrasyonu konusunda Barcellini'nin yarısı kadar başarılı olsa, Türkiye çok maç döndürebilirdi.Bu da Neriman'ın ne kadar istikrarsız olduğunun bir göstergesi olsa gerek. Barcellini dışında aynı şey Lucia Bosetti için de geçerli. Bu iki oyuncuda kendi kulüplerinde as olmadığı halde milli takıma yedek olarak gelebilecek kadar istikrarlılar. İtalya'ya maçı kazandıran bu, birazda tecrübe oldu. Hollanda'da ise Manon Flier çılgın bir gününde olmasa maç beş sete gitmezdi diyebiliriz. Tam 35 sayıyla oynadı Manon Flier. Debby Stam sakat, Buijs'da okulundan dolayı Japonya'daki kadroda yoklar. Eğer bu oyuncularda olsa Hollanda kötü bir takım değil kesinlikle

Günün en ilginç olayı Tokyo'daki maçta yaşandı. Japonya-Peru maçı elektrik arızası nedeniyle geç başlayarak oynandı. İlk başta akla gelen depreme ve belkide hemen her şeye hazır zannettiğimiz o Japonya'da neredeyse top toplayıcı çocukları mum almaya bakkala göndereceklerdi ! Şaka bir yana, böyle organizasyonlarda bile bunlar olabiliyor, olmasıda gayet doğal. Japon takımı belki bu olayın etkisiyle Peru'ya set verdi ama maçı vermedi.

30 Ekim 2010 Cumartesi

Çankaya Belediyesi Ankaspor - Fenerbahçe : 0-3

Aroma Erkekler Voleybol 1. Ligi maçında Fenerbahçe, deplasmanda karşılaştığı Çankaya Belediye Anka Spor'u 3-0 yendi..

ÇANKAYA BELEDİYESİ ANKA SPOR: 0 - FENERBAHÇE: 3
Salon: TVF Başkent
Hakemler: Deniz Güvenç Demir xxx, İbrahim Ünal xxx
Çankaya Belediyesi Anka Spor: Hürol x, Fatih Barış xx, Tolgahan x, Vefa xx, Yücel x, İbrahim x 
(Ezel xx, Burak x, Engin x)
Fenerbahçe: Serkan xxx, Ersin xxx, Kemal xxx, Arslan xxx, Coscoviç xxx, Marshall xxx
(Emre xxx, Geric xx)
Setler: (22-25, 20-25, 25-27)
Süre: 83 Dakika (32, 23, 28)

Saat 15.00'te başlaması gereken karşılaşma, TVF Başkent Spor Salonu'nda tavanın akması nedeniyle 30 dakika geç başladı.


Bizimkilerden önce Çankaya Belediyesi takımını kutlamak istiyorum.
Kapasitlerinin en üstünü verdiler pasör Vefa'nın mükemmel oyunu ile.Yabancısız ve isimsiz oyuncular takım
olduklarında ne verebileceklerini de gösterdiler.Bizim 2.pasör Burak Yavuz'un babası Orhan Yavuz Hocayı da kutluyorum.Hafta içi bir yabancı aldıklarını okumuştum ama ne oldu bilmiyorum bu maçta oynamadı.
Aroma Erkekler Voleybol 1. Ligi'nin yeni takımlarından Çankaya Belediyesi Ankaspor, kariyerinde birçok başarıya imza atmış olan 1971 Kanada doğumlu, İngiliz vatandaşı deneyimli smaçör Jason Haldane ile 1 senelik anlaşma imzaladı.
Bize gelince ;
*İvan'ın yokluğunda pasör çaprazı oynayan Ersin elinden gelenin en iyisini yaptı.Geçen hafta orta oyuncu oynayan bir oyuncu bu hafta % 56 ile 19 sayı gibi iyi bir iş çıkardı.Universal olması bizim için iyi Ersin'in.
* Marshall bu maçta mükemmel manşeti hala % 27de kalsa da daha hareketliydi.İBB maçında 15,bu maçta 12 sayı ile oynamış ama bu maçta daha farklı geldi bana iyi yönde.Sıçraması müthiş.
* Manşet demişken ne yazık ki mükemmel  manşetimiz çok düşük gene.Marshall % 27,Tomi % 30,Serkan
% 31.Takım ortalaması % 29.Nasıl düzelecek bilmiyorum.
* İkinci sıkıntımız servisler konusu da devam ediyor.Gene çok az etkili servis attık.Sadece 2 direk sayımız var.
Asıldıkça da kaçırdık.6 oyuncumuz 2'şer servis kaçırmış.Tam 13 servis hatamız var.Bu yüzden maç başa baş gitti ve 3.seti kaybetme durumuna geldik.Rakip 9 hata,3 sayı servislerde.
* Üçüncü konu bloklarda gene etkisiziz.Sadece 5 blok yaptık.3 tanesi Emre'den.
* Kemal yerine Geriç oynamalıydı hem de yabancı kontenjanı sınırı sorun olmazken.Artı Geriç'i bir an evvel
hazırlamak lazım.Geç aldı oyuna.Oyuna girdikten sonra iyiydi bence.Bloklarda yararlanmalıyız Geriç'ten.
Geriç ile ilgili ufak bir gözlem.Molada 30 saniyede bile üstüne eşofmanı giyiyor soğumamak için ve Grbiç gibi sürekli arkadaşlarını uyarıyor.Buna sevindim.
* Tomi  her zamanki katkısını verdi.Manşetlerde biraz daha dikkat etmeli diyeceğim ama takımın tüm yükü onun üzerinde.
* Emre.Sonradan toparlandı ve 7 sayı ile bitirdi.Blokları ve Arslan ile 2 kez yaptıkları arka kısa hücumu çok iyiydi.Daha iyi olmalı.Ortadan daha etkili olmalıyız ve blok yerleşimlerini iyi yapmalıyız.
Bir keresinde adam 2.08'lik Ersin ve 2.03'lük Geriç'in üzerinden vurdu ve sayıyı aldı.Niye ? Blok yerleşimini iyi yapamıyoruz zaman zaman.
 Neticede sıkıntılarımız devam ediyor ama İvan'ın dinlendirildiği - hafif sakatmış galiba - bir haftada rakip zayıfta olsa bir kazaya uğramadan galip geldik.Tebrikler.
Haftaya Halkbankası maçı gene bir zor maç.HB bugün ZB'ye 3-1 kaybetti ama bizim maç zor olur.

Türkiye - Rusya : 1-3 (Olmadı) !!!

Dünya Şampiyonasının ilk gününde Çin’i yenerek moral bulan Türkiye, ikinci gün karşılştığı son şampiyon Rusya’ya 3-1 mağlup oldu.

Japonya’nın 4 farklı kentinde devam eden şampiyonanın 2. gününde Türkiye, (D) Grubundaki 2. maçında güçlü rakibi Rusya karşısında 1 set alabildi.

Karşılıklı atakların bol olduğu ilk 5 dakikalık sürede her iki takım da savunmayı sıkı tutunca, çekişmeli görüntüler ortaya çıktı. Rusya’nın Sashkova, Gamova ve Borodakova ile yaptığı ataklara Türkiye, Neslihan, Seda ve Bahar ile cevap verdi. İlk teknik molaya 8-5 Rusya’nın üstünlüğüyle geçildi.

A Milli Takım, ilk teknik molanın ardından iyice açılan farkı kapatmakta zorlandı ve 2. teknik molaya da 16-10 geride girdi. Hücumda son derece etkili olan Rusya karşısında savunmada açıklar veren Türkiye, setin son 5 dakikasına kadar toparlanamadı: (24-19). Bu dakikadan sonra atağa geçen ay-yıldızlı ekip, servis sırası Neslihan’a geldiğinde üst üste tam 5 sayı kazandı: (24-24). Son derece çekişmeli geçen dakikalar sonunda (A) Milli Takım, ilk seti 27-25 almayı başardı.

Ay-yıldızlı ekip 2. sette farkın çok açılmasına izin vermedi. Türkiye, ilk teknik molası 8-6, 2. teknik molası ise 16-12 Rusya’nın üstünlüğüyle geçilen setin 20. dakikasında eşitliği yakaladı: (18-18).

Bu dakikadan sonra Kosheleva’yı daha sık kullanan Rusya hücumunu sertleştirdi. (A) Milli Takım’ın servislerde yaptığı hatalar da buna eklenince 2. set 25-22 Rusya’nın oldu.

3. sette daha yorgun gözüken (A) Mililer, ilk teknik molayı 8-6, 2. teknik molayı ise 16-8 geride tamamladılar. Rusya’dan Gamova ve Prepelkina’nın etkin olduğu kalan bölümlerde Türkiye, hücumda ve savunmada hatalar yaptı. Setin 18. dakikasında fark 10’a kadar çıktı:(20-10). Bu dakikadan sonra mücadeleyi tamamen bırakan ay-yıldızlı ekip, seti 24-11 geride tamamladı.

4. setin ilk teknik molasına 8-3 Rusya’nın lehine geçildi. Bu sette de rakibine sayı üstünlüğü kuramayan (A) Milli Takım, 2. teknik moladan da 16-11 geride ayrıldı. 4. ve son seti 25-17 kaybeden Türkiye, Rusya’ya 3-1 yenildi.

Ayrıca bugün, düne oranla daha kalabalık bir Türk taraftar grubu Milli Takım’a destek verdi.

Türkiye, grubundaki 3. maçında yarın TSİ 06.00’da Dominik Cumhuriyeti ile karşılaşacak.

Neslihan Darnel: "Yorgunluk bu mağlubiyet için bir mazeret değil."  "Dün gece zorlu bir galibiyet aldık ve yorulduk. Ancak bugünkü mağlubiyette yorgunluğun etkisi yoktu. Sadece konsantrasyonumuzu kaybettik. Büyük maçlar oynamaya alışık olduğumdan baskıyı kaldırmak benim için problem değil."
 

Mehmet Bedestenlioğlu ise, " İlk setin ortalarında uyanmaya başladık. Ancak ikinci sette 5 kritik hata yaptık ve bir türlü geri dönemedik."
 

Rusya  antrenörü Vladimir Kuzyutkin, " Bu sonuçtan dolayı son derece mutluyum. Türkiye’nin dün gece elde ettiği skordan sonra endişelenmeye başlamıştım. Onların hızını kesmeyi başardık, galibiyet için bu son derece önemliydi." 
Takım kaptanı Maria Borodakova, " İlk sette basit hatalar yaptık ama maçı çevirmeyi başardık."

RUSYA: 3 - TÜRKİYE: 1
Hakemler: Carlos Cimino (Brezilya) xx, Ronald Stahl (ABD) xxx
Rusya: Perepelkina xxx, Kosheleva xxx, Startseva xxx, Borodakova xx, Shashkova Sokolova xxxx, Gamova xxxx Kryuchkova(L) xxx, Ulyakina xx, Goncharova xx, Makhno xx
Türkiye: Seda xxx, Neslihan xxx, Bahar xxx, Naz xxx, Esra x, Eda xxx Gülden(L) xxx, Gözde xx, Gizem xx, Neriman x, Büşra xx
Setler: (25-27, 25-22, 25-11, 25-17)
Süre: 102 dakika (32, 27, 20, 23)

Rusya.JPG


3.Setin ortalarından itibaren izleyebildim.İlk seti 24-19'dan çevirip almışız.Büyük iş.Bravo.
İzlediğim bölümlerde çok kötüydük.25-11'lik 3.sette resmen ezildik.Set değil sayı averajına bakılan bir turnuvada bu kadar farklı kaybetmemek lazımdı.Neslihan bu kez tek başına kalmış skorda.Eda 12 sayı ile her zamanki iyi katkısını  yapmış ama 4 numara smaçörlerden yeterli katkı gelmemiş.Seda 8,Gözde 7,Esra 2 sayı
 Rusya çok güçlü bir takım.Gamova'yı özlemişiz.İstediği yüksek topları alabildiği ölçüde yıkıp geçti gene.
Neslihan ile düello yapmışlar.25-25.Shashkova 11 sayı.Eda 12 diyelim.Kosheleva'nın 17 sayısı farkı yaratan büyük etken olmuş.Ki gerçekten Kosheleva çok başarılıydı.Ruslar daha Goncharova'yı kullanmadılar.
Normal sonuç.Artık önümüzdeki maçlara bakacağız diyelim klasik.

Grubun diğer maçları ve görünümü;



Kore beklediğim gibi iyi gidiyor.Dominik daha favoriydi ama Kore bu turnuvanın sürprizi olabilir.
Diğer gruplardaki maçlarla ilgili bir kaç not ;
Polonya - Sırbistan maçına biraz baktım.Nikoliç gene yakıyordu Sırpları ama zorlada olsa setleri ve maçı almışlar.Ognjenoviç,Krsmanoviç,Majstoroviç gibi tanıdık isimler vardı.
İtalya - Hollanda maçını İtalya 3-2 aldı ama Hollanda hep önde götürdüğü setleri çok basit hatalarla verdi.
22-19 öndeyken seti verdiler.Yazık oldu.
Brezilya'nın Çek'lere 2 set vermesi ilginç.(3-2)
Küba'nın 2/0 çekmesi aynı şekilde dikkat çekici.

29 Ekim 2010 Cuma

Filenin Sultanları Tarih Yazdı.Türkiye - Çin : 3-1 !!!


Jopanya’da düzenlenen FIVB Bayanlar Dünya Şampiyonası’nda Çin ile karşılaşan Milli Takımımız güçlü rakibini 3-1 yenerek şampiyonaya galibiyetle başladı. 1957 yılından bu yana Çin ile toplam 8 maç yapan (A) Milli Takım, bugüne kadar Çin karşısında galip gelememişti.

Osaka Municipal City Gymnasium’da oynanan karşılaşmanın ilk setine iyi başlayan A Bayan Milli Takım teknik molaya 8-7 önde girdi. Blok ve servislerde etkili olan takımımız ikinci teknik molaya 15-16 geride girdi. Bundan sonra servis karşılamada sorun yaşayan Sultanlar ilk seti rakibine karşı 19-25 kaybetti.

İkinci sete müthiş başlayan A Bayan Milli Takım, bloklarda ve hücumda etkili olunca yüksek moralle teknik molaya 8-3 öne girdi. A Bayanlar ortadan ve köşeden iyi hücum yapıp iyi de servis karşılayınca ikinci teknik molayı 16-10 önde geçti. İkinci teknik moladan sonra rakibine sadece 4 sayı veren Ay-Yıldızlı takım ikinci seti 25-14 kazanarak durumu eşitledi: 1-1

Üçüncü setin ilk sayısı müthiş bir ralli sonucu A Bayanların oldu. Gayretli oynayan takımımız ilk teknik molada 8-6 öndeydi. Düzen böyle devam edince ikinci teknik molada da 16-13 önde olan taraf A Milli Takımdı. Üçüncü sette belirleyici olan aldığımız blok sayılarıydı. Seda’nın smaç sayısı seti Milli Takımımıza kazandırdı. Seti 25-20 kazanarak setlerde 2-1 öne geçtik.

Dördüncü sette Çin’in attığı etkili servislere karşı Milli Takım iyi manşet alamayınca ilk teknik mola 8-5 Çin Milli Takımının oldu. File önünde rakibin etkili oyuncusu Wang’a önlem almakta zorlanan A Bayanlar arayı açmayı başaramadı. Fakat setin bundan sonrasında müthiş oynayan, arka alandan çok iyi toplar çıkaran, köşelerden, ortadan sayılar bulan A Bayan Milli Takım seti 25-17, maçı da 3-1 kazanarak şampiyonaya müthiş bir başlangıç yaptı.

A Milliler ikinci maçında yarın TSİ 07:00’de son şampiyon Rusya ile karşı karşıya gelecek.

SIRADAKİ RAKİP RUSYA
Şampiyonada D Grubu’nda yer alan Türkiye, ikinci maçında Cumartesi günü saat 07.00’de son Dünya Şampiyonu Rusya ile karşılaşacak. Milliler, 31 Ekim Pazar günü Dominik Cumhuriyeti, 2 Kasım Salı günü Kanada, 3 Kasım Çarşamba günü de Kore ile mücadele edecek.
Şampiyonada ilk tur maçlarının ardından gruplarında ilk 4 sırayı alan takımlar, 2. tura yükselecek. E ve F olmak üzere iki ayrı grup halinde yapılacak 2. tur maçlarında, gruplarında ilk 6 takım arasına girenler yarı final ve ardından final grubunda mücadele edecek.

TÜRKİYE: 3 - ÇİN: 1
Salon: Osaka Belediye Merkez
Hakemler: Ronald Stahl (ABD), Omeli Perez Castillo (Küba)
Türkiye: Esra, Eda, Naz, Seda, Gözde, Neslihan (Gülden, Bahar, Gizem, Neriman)
Çin: Wei, Wang, Xue, Zhou, Li, Ma (Xian Zhang, Lei Zhang)
Setler: (19-25, 25-14, 25-20, 25-17)
Süre: 93 dakika (22, 20, 26, 25)



Tebrik etmek lazım.
Çok iyi bir sonuç.İlk kez yendik Çin'i.Daha önce sadece 1 set alabilmiştik.
Maçı Aylin Hanım'ın yorumlaması nedeniyle zaman zaman sesi kısarak izledim.
Kaybettiğimiz sette Esra ve Seda manşette çok kötüydüler.Sonra takım oyuna girince başarı geldi.Ancak ben Çin takımını çok zayıf buldum.1 numara Wang Yi Mei haricinde başka oyuncuları yok.Genç bir takım kurmuşlar yardımcı antrenörü başa getirerek.
Bizim mi çok iyi oynamamız,yoksa onların çok kötü oyunu mu bu sonucu getirdi emin değilim.  Ne olursa olsun çok iyi başlangıç tabii.Hele 29 Ekim günü.
Etkili servis attık.Savunmada da çok iyi oynadık.
 Özellikle kendi  oyuncularımızın performansı sevindirici.
Naz'ın Neslihan ve Seda'yı iyi oynatmasının yanısıra 8 sayısı (4 hücum,3 blok,1 servis) süper.
Seda manşette zorlandı ama - eskisinden daha iyi ama - 18 sayılık hücum performansı çok iyi.
Eda'nın  5 blok 7 hücum 12 sayısı da müthiş.
Neslihan'ın 26 sayısı da süper.
 Bu iyi başlangıçtan sonra havaya girmemek lazım.Hemen yarınki Rusya maçı grup liderliği maçı denilmeye başlanmış.Ben Kore,Dominik hatta Kanada maçlarını da aynı  önemde görüyorum

Fenerbahçe'nin Manşet Sorunu ve Divis'i Aramak / Geriç Tercihi Doğru Mu ?


Fenerbahçe’nin transfer sezonunda ciddi yanlışlıklar yaptığını düşünüyorum. Doğru hamlelerde yapıldı ama yapılan yanlış tercihler doğru hamleleri anlamsız kıldı. Mesela 4 katlı bir bina yapılıyor. Fakat daha en başta bu binanın temeli sağlam kılınmıyor. İkinci , üçüncü ve dördüncü katlar ise en kaliteli malzemelerden kusursuzca yapılıyor özellikle binanın dış görünümü insanları büyülüyor. Fenerbahçe’nin durumuda bir bakıma böyle…

Voleybolda güçlü bir TAKIM kurmak istiyorsanız temeli sağlam atacaksınız. Yani iyi-istikrarlı manşetcilere sahip olacaksınız. Hem hücumu hem de manşeti olabilen , oyunun hem ofans hem de defans tarafını başarıyla yerine getirebilen oyuncuları takıma katacaksınız.

Geçen sezon takım ligi şampiyonlukla tamamladı. Bazı kesimler bu şampiyonluktaki temel noktayı göremediler ve bu durum transferdeki yanlış tercihleri beraberinde getirdi.

Lucas Divis …

Fenerbahçe’nin voleybola yatırım yaptığı son 6-7 yıldaki EN BÜYÜK hatası Divis’i göndermek oldu. Divis’in ayrılışı benim için büyük bir hayalkırıklığıydı ki kolay kolay hayalkırıklığı yaşamam. Divis’in voleybol sözlüğündeki karşılığı , komple smaçördür. Oyunun her iki yönünde de varolabilen iyi konsantre olduğunda ve sağlığı yerinde iken takıma manşette müthiş bir güç katabilen tam bir görev adamıdır. Ne bir Marshall ne de bir Miljkoviç gibi tek başına maç kazandıramaz , gösterişsiz bir stili vardır AMA adeta bir tutkal gibi takımı birbirine yapıştırıp kenetlendirir yanındaki oyuncuları kıymetlendirir ve ekibinin “takım olma olgusunu” sahaya yansıtmasına önayak olur. Friedschafen’e Champions League’de kim şans tanıyordu ? Kim şampiyon olacaklarına inanıyordu ? Ama bu Alman takımı herkesi yanılttı ve Avrupa nın bir numarası oldu. Bu takımın manşet yükünü çekenlerden biriside Lucas Divis’ti. Öyle ki o sezon en iyi manşet alan oyuncu seçiliyordu.

Divis , bir takıma temel olabilecek en ideal oyunculardan biridir ve bu tür oyuncular nadir bulunur. Kendi açımdan söylemeliyim ki böyle bir oyuncuyu kolayca kaybetmek gerçekten çok ama çok can sıkıcı… Nitekim Divis’i hemen kaptılar. Kendisini artık , CL de oynayacak Polonya temsilcisi Jatrzebski Wegiel formasıyla izleyeceğiz.

Aslında daha fazla yazmak istemiyorum zira ben Fenerbahçe’nin bu zihniyetle CL de F4 yapacağını düşünmüyorum.

Sadece şunları söylemek istiyorum ,

Ey FB teknik ekibi madem 4 yabancı bulunduracak bütçeye sahipsiniz de (Geriç,Miljkoviç,Coskoviç,Marshall) neden 4. yabancı hakkını Divis yerine Geriç’ten yana kullandınız ? Hakan Dinçay Filede Fenerde Divis bizde çok mutluydu , ayrılmak istemiyordu diyor da , peki neden bu oyuncu ayrıldı. Hadi biz hiçbir halttan anlamıyoruz onlar öğretsin bize … Hangi sağlıklı zihniyet CL de F4 hedeflerken Türkiye Ligi (FB) ve Champions League’de (Friedschafen) şampiyon olmuş bir takımın manşetcisini yollayıp 4. yabancı hakkını ahı gitmiş vahı kalmış Geriç’ten yana kullanır. Göya Cosko Türk oynayacaktı bütün yabancılarımız ilk 6 olacaktı. (belkide Divis’in gönderilme sebebi teknik ve idari heyetin tribünde oyuncu bekletmeyi lüks olarak görmesiydi) Allah’ın sopası yok işte. Cosko işi elde patladı. Geriç tribüne çıktı. (Coko’nun Türk statüsünde oynama işinde suçun kimde olduğu hiçte umurumda değil zira Geriç ilk 6 oynasa ne olur oynamasa ne olur)

Hayır kimse ciddi ciddi sormuyor , bu takımın manşeti yerlerde sürünürken (ya da sürüneceği belli iken) sen neyi düşünerek 4 numaranı gönderiyorsun. Önünde uzun bir maraton var bazı periyotlar Cosko’yu bazen Divisi bazen de Marshall’ı tribünde dinlendirirsin ki Marshall sakatlanma riski üst düzey olan bir oyuncu. Gördük işte sakatlandı , yerine oynayan oyuncu İsmail Cem. E alırsın artık kupayı İsmail Cem’le o zaman.

Ben Miljkoviç ile Marshall’ı aldım hedefim CL de F4 dersen daha işin başında alaşağı olursun. Aynı haltı Volley Roma yaptı. Ne umutlarla kurulan Miljkoviç’li Marshall’ı takım İtalya liginde play oflarda süpürülürek elendi. FB ve Roma arasındaki ortak nokta ne ? onlarında üst düzey istikrarlı bir manşete sahip smaçörü yoktu bizimde yok. Onlarda Savani bizde eşittir Coskoviç. Manşeti vasat hücumu iyi oyuncu tipi…
Coskoviç beğendiğim bir oyuncudur izlemesi zevk verir. Ama asla komple bir oyuncu değildir ve iyi servis atan takımlara karşı tam bir mağdendir. Dolayısıyla istersen voleybolun kralını al yada 3 farklı mevkide dünya yıldızı getir manşet alan smaçörün istikrarlı değilse CL ymiş F4 müş bunlar hikaye olur …

Tabi birde Geriç var. Hala anlamış değilim bu oyuncu neden alındı. Bu oyuncuyu İtalya’ya gidip SON HALİNİ izleyipte mi yoksa bilmem kaç yıl önceki seçme görüntülerinden oluşan youtube kliplerinden yola çıkarak mı aldılar ? Hayır başka bir mantıklı açıklaması yok Geriç transferinin. Adamın mevcut durumu umutsuz vaka. Türkiye Liginde küme düşmemeye oynayan bir takımda bile zor forma şansı bulur. Savigna döneminde yine bir orta getirmiştik. Kariyeri tpkı Geriç gibi çok gözalıcıydı. Kübalı İhosvany Hernandez. Adamı blok makinesı diye almıştık çamaşır makinesı çıkmıştı. Geriç olayıda aynı hesap.

Fazla uzatmak istemiyorum , başta dediğim gibi transferde doğruda yapıldı yanlışta. Ama öyle yanlışlar yapıldı ki doğrulardan fazla bir verim alacağımızı düşünmüyorum. Ha Türkiye Liginde şampiyon olamaz mıyız ? olabiiriz. Takım geçen sezonlar gibi , lig play off larında yine vites yükseltebilir ama Champions League için çok geç olur. (Marshall ve Miljkoviç alınmasaydı da takım ligde şampiyonluğa oynardı asıl hedefin CL olması ve bunun için benchinde güçlü olması gerekirdi) Tabi Cosko ve Marshall’dan biri (ki Allah korusun) olurda o dönemde sakatlanırsa koca sezona geçmiş olsun…

Sisley Volley TV

28 Ekim 2010 Perşembe

2010 Japonya Dünya Bayanlar Voleybol Şampiyonası Başlıyor.

 29 Ekim-14 Kasım 2010 tarihleri arasında başkent Tokyo’nun yanı sıra Osaka, Nagoya, Hamamatsu ve Matsumoto kentlerinde düzenlenecek şampiyonaya tarihinde 2. kez katılacak olan Türkiye, Çin, Rusya, Güney Kore, Dominik Cumhuriyeti ve Kanada ile (D) grubunda bulunuyor.

Şampiyonada ilk tur maçlarının ardından gruplarında ilk 4 sırayı alan takımlar, 2. tura yükselecek. (E) ve (F) olmak üzere iki ayrı grup halinde yapılacak 2. tur maçlarında, gruplarında ilk 6 takım arasına girenler yarı final ve ardından final grubunda mücadele edecek.
Şampiyonada kentlere göre gruplar ve maç programları şöyle: 

GRUPLAR
1. TUR
(A) Grubu (Tokyo): Japonya, Sırbistan, Polonya, Peru, Cezayir ve Kosta Rika
(B) Grubu (Hamamatsu): Brezilya, İtalya, Hollanda, Kenya, Porto Riko ve Çek Cumhuriyeti
(C) Grubu (Matsumoto): ABD, Küba, Almanya, Kazakistan, Tayland ve Hırvatistan
(D) Grubu (Osaka): Türkiye, Çin, Rusya, Güney Kore, Dominik Cumhuriyeti ve Kanada

2. TUR
(E) Grubu (Tokyo): 1A, 1D, 2A, 2D, 3A, 3D, 4A, 4D
(F) Grubu (Nagoya): 1B, 1C, 2B, 2C, 3B, 3C, 4B, 4C

YARI FİNAL GRUBU
Tokyo 1: E1-F2, F1-E2, E5-F6
Tokyo 2: E3-F4, F3-E4, F5-E6

FİNAL GRUBU
Tokyo 1: Yarı Final Grubunda galip gelen takımlar
Tokyo 2: Yarı Final Grubunda yenilen takımlar

MAÇ PROGRAMLARI
1. Tur: 29 Ekim-3 Kasım
2. Tur: 6-10 Kasım
Yarı Final Grubu: 13 Kasım
Final Grubu: 14 Kasım

Milli Takım Maç PprogramıA Milli Takımın bulunduğu (D) Grubu maçları Osaka kentinde yapılacak. Daha sonra 2. Tur maçları için başkent Tokyo’ya geçilecek ve finaller de bu kentte yapılacak. Türkiye’nin Osaka’da Osaka Municipal Central Gym Spor Salonunda yapılacak (D) Grubu maçlarındaki programı TSİ şöyle:
29 Ekim Cuma 12.45 Türkiye-Çin
30 Ekim Cumartesi 07.00 Rusya-Türkiye
31 Ekim Pazar 07.00 Türkiye-Dominik Cumhuriyeti
2 Kasım Salı 07.30 Türkiye-Kanada
3 Kasım Çarşamba 09.30 Kore-Türkiye 

MİLLİ TAKIM KADROSU
16. Dünya Bayanlar Voleybol Şampiyonasında Türkiye’yi temsil edecek A Milli Takımın teknik kadro ve sporcu listesinde şu isimler yer alıyor: 

Menajer: Nilüfer Başak Shimonsky
Teknik kadro: Mehmet Nuri Bedestenlioğlu (antrenör), Bülent Güneş (yardımcı antrenör), Sibel Kahyalıoğlu (masör), Onur Çarıkçı (istatistik antrenörü),
Sporcular: Gözde Kırdar Sonsırma, Ayşe Gökçen Denkel Zop, Gülden Kayalar Kuzubaşıoğlu, Gizem Güreşen, Bahar Toksoy, Naz Aydemir, Esra Gümüş, Neriman Özsoy, Eda Erdem, Seda Tokatlıoğlu, Neslihan Darnel, Büsra Cansu, Özge Kırdar Çemberci, Nedime Elif Ağca Öner.

Milliler 2. kez katılıyor
Türkiye, bayanlarda ilki 2006 yılında olmak üzere tarihinde 2. kez Dünya Şampiyonasında mücadele edecek. A Milli Takım, 2006 yılının Temmuz ayında Polonya’da yapılan 3. Eleme Grubu müsabakalarını 1. sırada tamamlayarak katılma hakkı kazandığı şampiyonada 10. olmuştu.

TURNUVA  STATÜSÜ

 TAKIM KADROLARI

A GRUBU

JAPONYA
 Japonya 2010 FIVB World Grand Champions Cup'ta  dördüncü oldular.Asya Kıta Şampiyonası'nda bronz madalya aldılar. Japonya, Brezilya,İtalya,Rusya  ve Çin ile birlikte iddialı takımlardan.
Tecrübeli pasör  Yoshie Takeshita, eski kaptanları libero Yuko Sano, Pasör çaprazı Saori Kimura, Orta oyuncu Erika Araki gibi tecrübeli ve as oyuncular ile birlikte genç ve yetenekli gelecek vaadeden  isimler de kadroya dahil edildi.

SIRBİSTAN

POLONYA

PERU

CEZAYİR

KOSTARİKA

B GRUBU

BREZİLYA

İTALYA

HOLLANDA

KENYA

PORTO RİKO

ÇEK CUMHURİYETİ

C GRUBU

ABD

KÜBA
Küba'nın hedefi Japonya'da üst sekiz takım arasında bitirmek, bu yıl Çin Uluslararası Turnuva, Montreux Volley Masters ve Pan Amerikan Kupası'nda  performansları yüksekti.

ALMANYA

KAZAKİSTAN

TAYLAND

HIRVATİSTAN

D GRUBU

ÇİN

RUSYA

KORE

DOMİNİK CUMHURİYETİ


TÜRKİYE

KANADA


Türkiye olarak ilk hedefimiz  ilk 4 içinde yer alarak gruptan çıkmak olacak.Daha sonra da ilk 8 içine girip 2012 Londra Olimpiyat Oyunları vizesi almak olmalı.Daha yukarılar çok zor bence.

İlk 4 hedefleri varmış Erol Ünal ve herkesin.Beklentiler yüksek.
2006'da 10.olduk.Şu anda Dünya sıralamasında 22.sıradayız.
Açıkcası takıma pek güvenmiyorum.En başta Mehmet Bedestenlioğlu hafif kalıyor bence.
Böyle bir turnuva için daha kaliteli bir teknik adam gerekliydi.İlle Türk olacak diye Jan de Brandt gibi bir adamı es geçtiler.
Grubumuzda Rusya favori.
Çin,Kore,Dominik zor rakipler.Çin ve Kore ekolleri biz hep zorluyor.
Hızlı oynayıp,sağlam defans yaptıklarını biliyoruz.
En zayıf olarak görülen Kanada maçı bile çok önemli.Çin başlangıç maçı ilerisi için çok önemli.
2010 WGP Şampiyonu ABD,Brezilya (Mari ve Paula sakat ve  yoklar),İtalya (Merlo,Barazza ve Costagrande yok.Cardullo var ),son Şampiyon Rusya ve ev sahibi Japonya  iddialı takımlar.

 ABD,Rusya ve Japonya'ya daha fazla şans veriyorum.  Çin,Polonya,Almanya,Hollanda,Sırbistan  gibi takımlar geliyor.
Carcaces'li 2012 Londa Olimpiyatlarına hazırlanan Küba,Patricia Soto, Tatiana Encarnación ve Leyla Chihuan'lu  Peru, Kore,Popoviç, Poljak,Deliç, Usiç,Alajbeg gibi isimlerle Hırvatistan  gibi takımlarda iyi takımlar.Dünya yıldızları ile dolu, heyecanlı ,güzel bir turnuva izleyeceğimizi düşünüyorum.
Gözler hocamız Ze Roberto,oyuncularımız Chachkova,Fürst, ve milli oyuncularımızda olacak.
Glinka'nın döndüğü Polonya Milli takımında Skowronska'nın olmaması da üzücü.Takıma erken katılması   bizim adımıza sevindirici ama öyle bir yıldız da Dünya Şampiyonasında olmalıydı.